Bu aralar evden
çıktığım gibi trafik durumunu görmek veya hangi yoldan gitmenin daha iyi
olduğunu öğrenmek için Yandex, Google Map gibi navigasyon cihazlarını kullanır
oldum. Aslında işime gidiş yollarını, hangi yolları kullanmanın daha randımanlı
olduğunu tahmini olarak biliyorum ama yinede navigasyonu kullanmak, yol
güzergahında
nerelerde trafik olduğunu, kaç dakikada gideceğimi hangi saatte iş yerimde
olacağımı gösterdiğinden beni psikolojik olarak rahatlatıyor. Aslında bu geri bildirim yapmak veya önceden konu ile ilgili bilgilendirilmiş olmanın verdiği rahatlık oluyor. Aslında çoğu
zaman Google Map açık olsa bile ben yinede kendi bildiğim yoldan gidiyorum. Ama
bu sabah tam tersini yaptım. Ne olursa olsun Google Mapi takip etmeye o nereye
götürürse oradan gitmeye karar verdim. Evden çıktığımda yine navigasyonu kurdum
26 dakikalık bir sürede iş yerimde olacağımı gösteriyordu. Belli bir süre
gittikten sonra navigasyonun gösterdiği ara sokaklara girdim. Girdikçe karşıma
daha önce hiç gitmediğim sokaklar çıktı. Artık öyle bir hale geldim ki yolu
kaçırmamak, hangi sokaktan döneceğimi tam ayarlamak için mecburen gözümü
cihazdan ayıramaz oldum. Bir ara kendim gideyim diye düşündüm ama açıkçası bu
sokaklardan çıkamam diye korktum. Ordan gir, buradan sola dön, yanlış girdin,
yeniden hesaplanıyor, diye diye beni en azından yolun devamını kendimin
çıkaracağı bir yola getirdiği an artık kendi yolumdan gitmeye karar verdim. İnanın
aynı yoldan bir kez daha git deseniz hayatta gidemem.
Zaten günümüzdeki en
büyük sorun ve sıkıntıda bu değil mi? Yer bilmez, cihaz olmadan kendi
imkanlarımızla aynı yeri bir daha bulamaz duruma gelmedik mi?. Rahatlık mıdır? Evet – kolaylık mıdır? Evet. Ancak
her rahatlık ve kolaylık beynimizin ve bedenimizin sağlığı ile belirli
özelliklerini de kaybetmemize vesile olmuyor mu? Çamaşır makinesinden tutun,
bulaşık makinesine, salatayı kendi yapan makinelere kadar her icat bir kolaylık
ama onları hayatımızda sürekli kullanır hale getirmek bizler için sıkıntılı
değil mi?
Özellikle beynimizin zorlandıkça daha fazla snaps bağlantısı
oluşturduğunu ve böylece daha güçlü bir hafızaya sahip olduğumuz gerçeğini
biliyorken, her şeyi teknolojik rahatlığa bırakmanın çok doğru olmadığını
düşünüyorum. Matematik işlemi yapmıyoruz. Çizim işleri ile uğraşmıyoruz. Hangimiz
uzun zamandır elimize bir A4 kağıdı alıp bir konu hakkında yazı yazdık. Evet
bildiğiniz kurşun veya tükenmez kalemi alıp yazı yazmaktan bahsediyorum.
Sizlerle bahse girerim daha üçüncü satırda cümle düşüklükleri, harf
eksiklikleri çıkmaya başlar. Telefondan yazdığınız her mesaj kelimesini veya
yazıyı telefonun kendisinin düzeltme özelliği var. O düzelttikçe biz yazmayı
unutuyoruz. Yeni neslin durumu daha içler acısı bir sayfa yazmak onlar için
ölüm.
Neyse teknolojiye çok girmeyin. Ve sıcak yataklarınıza çok alışıp
kendinizi rahata alıştırmayın.
DİĞER YAZILARIM
Tuvalet Kağıdı Asma şekliniz Karakteriniz olmasın
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder