7 Nisan 2015 Salı

BEYNİNİZİ NASIL TEMİZLERSİNİZ


         
         

           Bu pazar günü kapsamlı bir temizlik yapmaya karar verdim. Ama bu yapacağım temizlik öyle böyle bir temizlik değildi. Sadece beni de ilgilendirmiyordu. Bütün aileyi kapsayan bir temizlik olacaktı. Herkesin beyni temizlenecek rahatlayacak ve huzur bulacaktı.


          Bu temizliği yapmak için her türlü araştırmamı yaptım. Bütün evi dolaştım. Herkesi inceledim ve yapacağımız işin ne kadar önemli olduğuna karar verdim.

          Evet bu gün o gündü. Yapacağımız işlem acı çekmeden, detaya girmeden hızlıca yapılmalı ve sonuca bağlanmalıydı. Çünkü sahip olduklarınızdan kurtulmak gerçekten zorlu bir süreçtir. Kararım kesindi. Başlanacak ve bitecekti.

          Aile fertlerini bir araya topladım ve o özel konuşmayı yaptım.

          "Bugün ailemiz, evimiz ve ihtiyacı olanlar için çok önemli bir gün. Bugün sevdiklerimizle, anılarımızla vedalaşma günü. Biliyorum hayatımızda olan her şeyin bizim için ayrı bir yeri ve anısı var. Ancak gün bugün... vereceğiniz hızlı kararlarla beyninizdeki bir çok şeyden kurtulacaksınız."

          Ben böyle konuştukça evdekiler nasıl bir şey olacağı konusunda heyecana kapılmaya başladılar. "Beyin temizliği" nasıl bir şey.

          Ben devam ettim.

          "Önce gardroplarımızdan başlayacağız. Sonra kütüphanedeki kitaplarımızla devam edeceğiz. Sonra bizi karda, yağmurda yalnız bırakmayan ayakkabılarımızla vedalaşacağız. Biraz sonra vereceğimiz hızlı kararlarla önce takım elbiselerimizden, tişörtlerimizden, pantolon ve ceketlerimizden, gömleklerimizden sonrada anılarımızda yer eden defalarca altını çizerek okuduğumuz kitaplarımızdan ayrılacağız.

          Ancak unutmayın ki bizim için ayrılık olan bu durum bir başkası için sevinç olacak. Hepsi ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak. Sizin okuduğunuz her kelimeyi bir başkası da okuyacak ve aynı duyguları yaşayacak.

          Ceketiniz bir babanın sırtını ısıtmaya, ayakkabılarınız bir çocuğun o küçük ayaklarını korumaya, tişörtünüz bir gencin üstünde dolaşmaya devam edecek. Biliyorum bütün bu söylediklerimin beyninizle alakası yokmuş gibi geliyor. Ancak bütün işimiz bittiğinde sizden duyacağım kelimeyi şimdiden duyar gibiyim. Hadi lafı uzatmadan başlayalım. "

          Yukarıda bir komutan edasıyla söylediklerim şu an size sıradan gelebilir. böyle bir motivasyon yapmaya gerek var mı diyebilirsiniz. Yazının sonuna kadar okuyun lütfen... (Ben bu işe başladıktan sonra daha iyi anladım. Ayrılıkların zor olduğunu. Ayrıca ne kadar çok insan varmış biriktirme meraklısı olan.)

          Motivasyon iyi geldi. Hızlı bir şekilde odaların ortası az kullanılmış, hiç kullanılmamış, dar, kıyafetlerle dolmaya başladı. Takım elbiseler, gömlekler, kotlar hepsi dışarıda....

           Yeni bir gömleğe bile yer bulmakta zorlandığım gardrop bir anda onlarca gömlek alacak duruma geliverdi.


          En zorlu iş kitaplarla vedalaşmaktı. Altı çizilmiş, üstüne notlar alınmış kitaplarımı tekrar tekrar okuyarak bir kenara ayırdım.



          Bir zaman sonra herkes kıyafet, ayakkabı ve kitaplarını bir kenara toplamıştı. İnanın bu kadar çok şey çıkacağı hiç aklıma gelmemişti. 3 çuval kıyafet, 22 çift ayakkabı, 150 kitap...

          Günün sonunda özellikle kızımın söylediği sözü sizinle paylaşayım. "oh be beynim rahatladı."

          Meğer oda her seferinde giymediği bir sürü kıyafet içinde kendine kıyafet seçmeye çalışarak zorlanıyormuş. :)

          Şu an size kolay gibi gözüken bu işi başarmış olmak büyük bir mutluluk. Gardrop, kütüphane ve ayakkabılığınızı temizleyip ıvır zıvırlardan kurtulun, beyninizin temizlendiğini hissedeceksiniz.


Not: Kıyafetler kargo ile doğudaki ihtiyaç sahiplerine, kitaplarımızda Gaziosmanpaşa belediyemizin başlattığı kampanya ile mahalle muhtarlığına bırakıldı. 


Bu siteye katılmak için tıklayın...


http://cetindenz.blogspot.com.tr/2014/12/tesekkurler.html